Dijital varlık finansmanı stratejileri ve bunların BTC/ETH üzerindeki etkisi
Dijital varlık finansmanı (DAT) stratejisi ve bunun BTC ve ETH üzerindeki etkisi sektörde geniş bir tartışma yarattı. Örneğin, tanınmış bir şirket, 2020'de BTC stratejisini uygulamaya koyduğundan beri, hisse fiyatı 13 dolardan 455 dolara fırladı, bu da şaşırtıcı bir artış.
Bu fenomen, önemli bir soruyu gündeme getiriyor: Hisse senedi fiyatlarındaki belirgin artış, gerçekten kripto para fiyatlarının yükselmesinden mi kaynaklanıyor, yoksa şirketin uyguladığı rezerv stratejisinden mi?
Derinlemesine analiz, şirketin hisse fiyatının 35 kat arttığına dair şunları buldu:
11 kat, BTC fiyatının 11,000 dolardan 118,000 dolara yükselmesinden kaynaklanmaktadır.
25 kat, hisse başına tutulan Bitcoin miktarının artmasıyla ilgili olan mali stratejisine atfedilir.
Açıkça, hazine stratejisinin hisse senedi fiyatı üzerindeki etkisi, token fiyatındaki artıştan çok daha fazladır.
Şirket, hisse başına tutulan token sayısını artırmak için çeşitli yollar kullanmaktadır:
Hisse senedi çıkarıldığında defter değeri 1'den büyük, böylece her birim token sayısını artırır.
Token fiyat dalgalanmalarını kullanarak borçlanma maliyetlerini düşürmek ve yatırım getirisini artırmak
Dikkate değer olan, Ethereum'un volatilitesinin Bitcoin'den daha yüksek olduğudur; bu nedenle bu volatilitenin Ethereum DAT üzerindeki etkisi daha belirgin olabilir.
Son günlerde, başka bir şirket de Ethereum hazine stratejisini açıkladı ve işlemi hızlı bir şekilde tamamladı. İlk işlem tamamlandıktan 7 gün sonra, bu şirket 1 milyar dolarlık Ethereum satın aldı; buna karşılık, önceki şirket aynı süre içinde 250 milyon dolarlık token satın aldı.
Bu örnekler, token satın almanın yalnızca şirketin sahip olduğu kripto varlıkların toplam miktarını artırmakla kalmayıp, aynı zamanda hisse başına token sayısını da önemli ölçüde artırarak şirket değerlemesi üzerinde olumlu bir etki yarattığını göstermektedir.
Artan sayıda şirket dijital varlık finansman stratejilerini keşfetmeye başladıkça, daha yenilikçi finansman ve varlık yönetimi yöntemlerinin ortaya çıkmasını görebiliriz. Bu, yalnızca bireysel şirketlerin gelişimini etkilemekle kalmayacak, aynı zamanda tüm kripto para piyasası üzerinde derin bir etki yapabilir.
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
10 Likes
Reward
10
6
Share
Comment
0/400
BloodInStreets
· 9h ago
Kapılanlar hepsi çaylak alıcı.
View OriginalReply0
BlockchainBouncer
· 9h ago
Çok sert, gerçekten 35 kat yükseliş gösterebiliyor.
View OriginalReply0
GasWrangler
· 10h ago
teknik olarak, eth volatilitesi bu stratejiyi risk yönetimi için alt-optimale getiriyor
Dijital varlık finansman stratejileri, BTC ve ETH'nin şirket değerlemesi üzerindeki etkisini nasıl artırır?
Dijital varlık finansmanı stratejileri ve bunların BTC/ETH üzerindeki etkisi
Dijital varlık finansmanı (DAT) stratejisi ve bunun BTC ve ETH üzerindeki etkisi sektörde geniş bir tartışma yarattı. Örneğin, tanınmış bir şirket, 2020'de BTC stratejisini uygulamaya koyduğundan beri, hisse fiyatı 13 dolardan 455 dolara fırladı, bu da şaşırtıcı bir artış.
Bu fenomen, önemli bir soruyu gündeme getiriyor: Hisse senedi fiyatlarındaki belirgin artış, gerçekten kripto para fiyatlarının yükselmesinden mi kaynaklanıyor, yoksa şirketin uyguladığı rezerv stratejisinden mi?
Derinlemesine analiz, şirketin hisse fiyatının 35 kat arttığına dair şunları buldu:
Açıkça, hazine stratejisinin hisse senedi fiyatı üzerindeki etkisi, token fiyatındaki artıştan çok daha fazladır.
Şirket, hisse başına tutulan token sayısını artırmak için çeşitli yollar kullanmaktadır:
Dikkate değer olan, Ethereum'un volatilitesinin Bitcoin'den daha yüksek olduğudur; bu nedenle bu volatilitenin Ethereum DAT üzerindeki etkisi daha belirgin olabilir.
Son günlerde, başka bir şirket de Ethereum hazine stratejisini açıkladı ve işlemi hızlı bir şekilde tamamladı. İlk işlem tamamlandıktan 7 gün sonra, bu şirket 1 milyar dolarlık Ethereum satın aldı; buna karşılık, önceki şirket aynı süre içinde 250 milyon dolarlık token satın aldı.
Bu örnekler, token satın almanın yalnızca şirketin sahip olduğu kripto varlıkların toplam miktarını artırmakla kalmayıp, aynı zamanda hisse başına token sayısını da önemli ölçüde artırarak şirket değerlemesi üzerinde olumlu bir etki yarattığını göstermektedir.
Artan sayıda şirket dijital varlık finansman stratejilerini keşfetmeye başladıkça, daha yenilikçi finansman ve varlık yönetimi yöntemlerinin ortaya çıkmasını görebiliriz. Bu, yalnızca bireysel şirketlerin gelişimini etkilemekle kalmayacak, aynı zamanda tüm kripto para piyasası üzerinde derin bir etki yapabilir.