Eskiden on-chain etkileşim oynarken, sanki "siyah deri Excel" kullanıyormuşum gibi hissediyordum; güçlü, yapısı net ama süreç tamamen insanın doğasına aykırıydı. Tıkla tıkla, süreç katı kalmıyor, ayrıca geliştiricinin tasarladığı yolda adım adım gitmek zorundasın, "ne yapmak istiyorum" gibi değil, "ne yapmama izin veriliyor" gibi.
Anoma'nın temel prensibi oldukça basit: Süreci sen yürütmüyorsun, sen sadece "Ne yapmak istediğimi söylüyorum" diyorsun, gerisini ağ kendisi eşleştiriyor.
Önceden belirlenmiş bir süreç kurmanıza veya sözleşti bir dizi adımla etkileşime girmenize gerek yok; yalnızca "niyetinizi" (intent) belirtmeniz yeterli, örneğin "100 USDC'yi karbon nötr bir DAO'ya bağışlamak istiyorum". Ardından ağ, sizinle eşleşen diğer niyetleri otomatik olarak bulacaktır - örneğin, birisi ETH'yi USDC ile değiştirmek istiyor, başka biri ise sosyal projeleri desteklemek istiyor. #yap # kaito
Üç tarafın talepleri bir tam işlemde birleştirilir, tek seferde tamamlanır, güvensizlikle iş birliği yapılabilir. UI süreç kısıtlaması yoktur ve geliştiricilerin karmaşık mantıkları önceden ayarlamasına gerek yoktur. Bu, "on-chain mal takası" gibidir ve ayrıca otomatik, programlanabilir ve atomiktir.
Bana göre, Anoma özünde yeni bir etkileşim paradigmasıdır; ne bir zincir, ne bir protokol, ama "herkesin niyetini ifade edebileceği, ağın otomatik olarak işbirliği yaptığı" bir sistemdir.
Bu arka planda temsil edilen, oldukça radikal bir fikir: Web3 artık programcıların süreçleri belirlediği bir yapı değil, kullanıcıların fikirlerini ifade ettiği ve zincirin bununla ilgilendiği bir yapı.
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
Eskiden on-chain etkileşim oynarken, sanki "siyah deri Excel" kullanıyormuşum gibi hissediyordum; güçlü, yapısı net ama süreç tamamen insanın doğasına aykırıydı. Tıkla tıkla, süreç katı kalmıyor, ayrıca geliştiricinin tasarladığı yolda adım adım gitmek zorundasın, "ne yapmak istiyorum" gibi değil, "ne yapmama izin veriliyor" gibi.
Anoma'nın temel prensibi oldukça basit: Süreci sen yürütmüyorsun, sen sadece "Ne yapmak istediğimi söylüyorum" diyorsun, gerisini ağ kendisi eşleştiriyor.
Önceden belirlenmiş bir süreç kurmanıza veya sözleşti bir dizi adımla etkileşime girmenize gerek yok; yalnızca "niyetinizi" (intent) belirtmeniz yeterli, örneğin "100 USDC'yi karbon nötr bir DAO'ya bağışlamak istiyorum". Ardından ağ, sizinle eşleşen diğer niyetleri otomatik olarak bulacaktır - örneğin, birisi ETH'yi USDC ile değiştirmek istiyor, başka biri ise sosyal projeleri desteklemek istiyor. #yap # kaito
Üç tarafın talepleri bir tam işlemde birleştirilir, tek seferde tamamlanır, güvensizlikle iş birliği yapılabilir. UI süreç kısıtlaması yoktur ve geliştiricilerin karmaşık mantıkları önceden ayarlamasına gerek yoktur. Bu, "on-chain mal takası" gibidir ve ayrıca otomatik, programlanabilir ve atomiktir.
Bana göre, Anoma özünde yeni bir etkileşim paradigmasıdır; ne bir zincir, ne bir protokol, ama "herkesin niyetini ifade edebileceği, ağın otomatik olarak işbirliği yaptığı" bir sistemdir.
Bu arka planda temsil edilen, oldukça radikal bir fikir: Web3 artık programcıların süreçleri belirlediği bir yapı değil, kullanıcıların fikirlerini ifade ettiği ve zincirin bununla ilgilendiği bir yapı.